İstanbul Asistan Hekimlerin Çalışma, Eğitim Koşulları ve Hastanelerin Deprem Güvenliği Anketi Sonuç Raporu Yayınlandı
Tıpta uzmanlık eğitimi almakta olan asistan hekimler ve araştırma görevlileri sıklıkla nitelikli eğitim talepleri, mobbing ve ağır çalışma koşulları, gelir eşitsizliği, şiddet ile gündeme gelmektedir. Buna rağmen sağlık ve bütün olarak emek ortamının temel sorunlarının yoğunluğu içerisinde asistan hekimlerin özgün sorunlarının tanımlanması ve çözüm önerileri üretilmesi konusunda önemli boşluklar bulunmaktadır.
Ekim 2021’de Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Kliniği Asistanı 25 yaşındaki doktor Rümeysa Berin Şen’in, 36 saatlik nöbetin ardından evine dönerken önlenebilir bir olayda kaybedilmesi asistan hekimlerin çalışma koşullarını tekrar gündeme getirdi. Bu olay öncesinde ve sonrasında başta Türk Tabipleri Birliği Asistan ve Genç Uzman Hekim Kolu başta olmak üzere birçok kurumun mücadelesi ve sağlık alanında ücret temelli oluşan eylem/grev dalgası sonucunda 2022 yılında asistan hekimler adına önemli kazanımlar elde edildi.
Eylül 2022’de Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği(TUEY)’nde değişiklikler yapılması ile eğitim ve çalışma şartlarında ve Ağustos ayında Resmi Gazete’de yayımlanan Ek Ödeme Yönetmeliği ile asistan hekimlerin ücretlerinde önemli düzenlemelere gidildi. Bu gelişmelerin bir kısmı, nöbet ertesi dinlenme hakkının yönetmelik ile korunması, eğitim birimlerinin yeterliliğine ilişkin denetim başvurularının açıkça tanımlanması gibi olumlu gelişmeler oldu. Bir kısmı da, Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın bir parçası olan performansa dayalı ödemelerin isim değiştirerek ‘Taban ve teşvik ek ödeme’ olarak düzenlenmesi gibi; güvencesizliğin ve kurumlar, branşlar ve kadrolar arasında ücret adaletsizliğini derinleştirmesi sebebiyle daha önce yapılan yanlışların devamı niteliğindedir.(1) Bununla beraber Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) kadrolarının dramatik biçimde artırılmasının eğitim ve çalışma şartlarına etkileri açısından uzmanlık dernekleri ve tabip odaları tarafından uyarılar yapılmıştır ve hukuki itiraz süreci başlatılmıştır. (2)
Aynı dönemde ülkemizde yaşanmakta olan ekonomik krizle alım gücünde ciddi bir düşüş gerçekleşmiş, barınma ve altyapı hizmetlerinin yaşam giderlerinde payı belirgin olarak artmış, İstanbul’da kiralarda yıllık artış %112 oranına kadar varmıştır.(3)
Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli toplamda 11 ili etkileyen deprem felaketi sonrası olası İstanbul depreminin tekrardan gündeme gelmesi üzerine tıpta uzmanlık eğitimi veren kamu üniversite ve eğitim araştırma hastaneleri binalarının deprem güvenliği tartışılmaya başlanmış ve önemli bir bölümünde yapı stoğunun yüksek riskli olarak sınıflandırıldığı anlaşılarak tahliye kararları alınmış olup birçok kurumdaki sağlık hizmeti sunumu ve eğitim faaliyetinin sürmesi için geçici ve uzun vadeli taşınmalar gündemdedir.(4)
Bütün bu gelişmeler İstanbul’da sayıları 9 binin üzerinde olan asistan hekimleri doğrudan ilgilendirmektedir.(5)
Bu anket çalışması ile İstanbul ilinde tıpta uzmanlık eğitimi alan meslektaşlarımızın ücret, eğitim ve yaşam koşulları ile deprem güvenliği konusunda kurumlarındaki durum hakkında bilgi düzeyleri ve algılarının tespit edilmesi amaçlanmıştır.
İstanbul Tabip Odası AGUH adına katkıda bulunan Yekta Can Arslan, Koray Çağlayan, Betül Kaygusuz Değer, Osman Demirci, Simge Ergün, Mustafa Ersözlü, İbrahim Temel’e teşekkürlerimizi sunarız.