İstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubu Toplantı Raporu ve Çalışma Yönergesi

İstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubu ilk toplantısını 11 Haziran 2023 Pazar günü İstanbul Tabip Odası'nda yoğun bir katılımla yapmıştı. Gündeminde doğal afetler, olağandışı durumlarda sağlık hizmeti, İstanbul depremine hazırlık süreci, yapılması gerekenlere dair görüşler ve önerilerin yer aldığı toplantının raporu yayımlandı. Rapor şu şekilde:

İSTANBUL DEPREMİNE YÖNELİK SAĞLIK HİZMETİNİN YAPILANMASI ÇALIŞMA GRUBU TOPLANTI RAPORU

11 Haziran 2023

6 Şubat Maraş depremi,  İstanbul için beklenen deprem gerçeğine ayna tuttu ve bir kez daha sonuçlarının toplumsal, bireysel ve kurumsal düzeylerde göz ardı edilemeyecek kadar vahim olduğunu hatırlattı.

Buradan hareketle İstanbul Tabip Odası, İstanbul depremine yönelik sivil inisiyatif oluşturma yönünde bir çalışma başlatarak 09.05.2023 tarihindeİstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubu” kurulması yönünde karar aldı. İstanbul depremi ile ilgili sivil toplum örgütlerine, ilgili kişilere çağrı yaparak 11 Haziran 2023 tarihinde toplantı yapılmasını organize etti.

Depremlere yönelik tüm süreçlerde, esas sorumluluk kamudadır. Ancak bugüne dek edinilen tecrübeler,  bu alanda işlevsel olan tüm kurumların iyi bir koordinasyon ve hazırlık içinde olması gerektiğini öğretmiştir. 

İstanbul depreminde, diğer depremlerde olduğu gibi normal yaşamın kesintiye uğraması, düzenin bozulması kaçınılmazdır. Oluşacak hasarın İstanbul’un nüfus, sosyal, ekonomik özellikleri nedeniyle 6 Şubat depreminden çok daha ağır olacağı da bilinmektedir. Dolayısı ile sağlık hizmeti duracak, aksayacak, deprem sonrasında bireysel ve toplumsal sağlık sorunları en üst seviyede olacaktır.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı tarafından güncellenen veriler (diğer illeri kapsamamaktadır) kapsamında İstanbul depreminin moment büyüklüğü 7,5 Mw  (06 Şubat depremi; 7,6 – 7,7 Mw) olarak tahmin edilmektedir. Yalnızca İstanbul ili açısından 15.907.951 kişi doğrudan depremden etkilenecektir. Türkiye ortalamasında kilometrekareye düşen kişi sayısı 110 kişi iken bu rakamın İstanbul için 2.994 kişi olması ölüm ve yaralanmaları doğrudan artıracaktır.

Raporda; yapısal olarak 194.000 binanın orta ve üstü seviyede hasar göreceği, bunun da toplam bina sayısının %17’sine tekabül ettiği belirtilirken, en az 25.000.000 ton enkazın ortaya çıkacağı yazılıdır.

Marmara bölgesini etkileyecek olan İstanbul depreminde oluşacak enkaz miktarı açısından 6 Şubat depremi ile karşılaştırma yapmak önemlidir. 6 Şubat deprem bölgesinde T.C. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının raporuna göre toplam inşaat ve yıkıntı atığının 100-120 milyon metreküp arasında olacağı tahmin edilirken, BM Kalkınma Programının (UNDP) ilk tahminleri, depremin 116 milyon ila 210 milyon ton olacağı yönündedir. Bazı çevre mühendislerinin görüşleri ise bu rakamların daha da artacağı yönündedir (260 milyon ton).

Can kaybı açısından, ortalama olarak gece 14.150, gündüz ise 12.400 insanın yaşamını kaybedeceği tahmin edilmektedir. Can kaybının yanısıra yaklaşık gece 8.100, gündüz ise 7.450 insanın ağır yaralanma ile karşı karşıya kalacağı, gece koşullarında 39.650, gündüz koşullarında ise 37.500 insanın hastane şartlarında tedavi gereksinimi olacağı yine ilgili raporda belirtilmektedir. Bu rakamlar ışığında 6 Şubat depremi sonucunda bölgede toplam 50.783 insan yaşamını kaybederken 100.000 üzerinde ise insan yaralanmıştır. İstanbul depremi açısından önemli olan diğer bir durum ise deprem anında doğrudan yaralanmaların ve ölümlerin yanı sıra yıllar sonra karşımıza çıkacak olan yine depremin yarattığı hastalıklar ve ölümlerin deprem anındaki ölümlerden ve hastalıklardan daha fazla olacağıdır.

Ölüm ve yaralanmaların yanısıra yaklaşık 2.000.000 insanın (hane halkı 3 insan) acil barınma ihtiyacı ortaya çıkacaktır. Gereksinim duyulan acil hane sayısı ise yaklaşık 640.000’dir.

İGDAŞ istasyonlarının yaklaşık olarak %40’ının orta ve daha üst seviyede hasar göreceği, İSKİ içme suyu şebekesinde 463 noktada, atık su şebekesinde ise 1045 noktada onarım ihtiyacı olacağı, elektrik trafolarının ise  %31 kadarının orta ve üstü seviyede hasar göreceği yine ilgili raporda yer almaktadır.

Bu rakamlar İstanbul’un uzun bir süre temiz su, elektrik, doğalgaz enerjisinden yoksun kalacağını, atık sisteminin çökmesine bağlı olarak ta çok ciddi hijyen sorunları oluşacağı ortaya koymaktadır.

Yaşanacak olan tüm olumsuzluklar karşısında zaten yetersiz olan İstanbul sağlık hizmeti, önemli, ani bir çöküş yaşayacak ve sağlık hizmeti neredeyse durma noktasına gelecektir.

Tüm bunlara karşın İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu 25.11.2022 ve 05.05.2023 tarihli beyanatlarında İstanbul sağlık sisteminin depreme hazır olduğunu, güncel tatbikatlar yapıldığını belirtmektedir.

İl Sağlık Müdürü, İstanbul için ASM ve eczaneler dahil olmak üzere Kayseri, Trabzon, Erzurum illeri ile eşleştirme yapıldığını, toplam 4969 (SB 2021) ASM’nin 80’nin çelik konstrüksiyonlu olduğunu, kamu hastanelerinin %78,2'si ve özel sektörün de eklenmesi ile %82'si tamamen yenilenmiş ya da yeni yapılmış olduğunu söyleyerek kalan %16 - 18 hastanelerin ise deprem analizleri yapıldığını söylemektedir.

Ancak tüm bunların yanısıra 6 Şubat depreminin hemen akabinde İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde eğitim ve sağlık hizmeti aniden (27 Şubat 2023) durdurulmuştur. Yine İstanbul Haseki Kardiyoloji Enstitüsü Hastanesi hasta kabulünü (13 Şubat 2023) durdurmuştur. Her iki kurumunda ihmallere bağlı olarak sağlık sisteminin dışına çıkarılmasının sonuçlarını toplum olarak kabullenmek mümkün değildir.

Sağlık müdürlüğü acilen deprem analizlerinin yapıldığı belirtilen %16 – 18 hastanenin durumları başta olmak üzere tüm sağlık kurumlarının deprem analiz raporlarını, depreme yönelik acil eylem planlarını, eşleşme yapılan iller açısından göz önünde tutulan kriterleri toplum ile paylaşmalıdır. İstanbul depremi ile ilgili olarak ciddi ve yakın tehlike içeren sağlık kurumlarının tespiti ve açıklanması hastalar kadar sağlık çalışanlarının “çalışmaktan kaçınma hakkı” açısından da oldukça önemlidir.

Deprem doğal bir afet olmakla birlikte, kanıta dayalı bilimin yol göstericiliği altında, sorumluluk alan, dürüst karar vericilerin yönetiminde deprem öncesinde yeterli hazırlık yapıldığında yıkımları, can kayıplarını en aza indirgemek günümüz dünyasında artık mümkündür. İstanbul ve Marmara Bölgesi illeri dirençli ve dayanıklı kentlere dönüştürülebilir. Bu kapsamda afet yönetiminin aşamalarına (hazırlık, yanıt, iyileşme, azaltma) bilimsel anlayışla yaklaşmak ve gerekenleri yapmak yeterli olacaktır. Önemli olan toplumsal duyarlılığı, birlikteliği oluşturmak ve sürekliliğini sağlamaktır. İstanbul depremi karşısında sosyo-ekonomik koşulları nedeniyle kendilerine yönelik tedbir alamayan milyonlarca insan, öğrenilmiş çaresizlik içinde depremin olmasını “kaçınılmaz kader” olarak beklememelidir. İstanbul depreminin yaratacağı olumsuz koşullar asla bir kader olamaz. Depremin kendisi önlenemez olsa da depremin yıkıcı etkileri asgari düzeye indirilebilir. Aksi durum bir ihmal ve hatta suistimal göstergesidir ve buna bağlı ölümler kesinlikle “cinayet” olarak değerlendirilmelidir. Hangi düzeyde olursa olsun sorumlular yasalar karşısına çıkarılmalı ve yargılanmalıdır.

11 Haziran 2023 tarihinde deprem olgusuna bilimsel ve insan odaklı bakmayı kendilerine şiar edinmiş olan kurum, kuruluş ve bireyler bir araya gelerek bir sivil inisiyatif, demokratik güç oluşturma kararına varmışlardır. Böylece İstanbul depremine yönelik, toplum ve insan sağlığı temelinde, depremin doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyeceği alanlarda yaşayanları kapsayan ve afet yönetim süreçlerinin tüm aşamalarını içeren bir çalışma başlatıldı.

Toplantıda sivil toplum kurumlarının afetlere yönelik mücadelede önemli ve vazgeçilmez bir unsur olduğu vurgulanarak kamunun bu yönde kapsayıcı, birlikteliği sağlayıcı çalışmalar yapması istendi.

Oluşturulan ‘‘İstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubu’’ çalışmalarını yürütülen kamusal çalışmaların yanı sıra sorunları ve yapılması gerekenleri;

  • Tespit etmek
  • İzlemek
  • Değerlendirmek
  • Önermek
  • Katkı sunmak
  • Koordinasyonu sağlamak başlıkları altında yürütecektir.

Çalışmaların önceliği ve ana hedefi sağlık hizmetinin yapılandırılması temelinde hazırlık aşamasına yönelik olacaktır. Deprem sürecinde ise var olan olanakları ile katkı sunmaya çalışacaktır.

Toplantıya katılan kurum temsilcileri kendi alanları ile ilgili ayrıntılı bilgilendirme yaptı, çalışma grubunun yönergesi ve çalışma programının ana hedefleri belirlendi. Düşünce ve önerilerin hayat geçmesi içinde aşağıda isimleri bulunan kurum temsilcileri İstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubunun yürütmesine seçildiler.

Yürütme Kurulu

  1. BETÜL YALÇINER – Genel Koordinatör / İstanbul Tabip Odası
  2. HASAN OĞAN – Genel Koordinatör / İstanbul Tabip Odası
  3. AHMET KEMALETTİN KOLTKA – Türk Anestiyozoloji ve Reaminasyon Derneği (TARD), Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneğinin (UTACD)
  4. AYŞEN YAVRU – İstanbul Tabip Odası
  5. CANER DENİZLİ – Büyükçekmece Belediyesi Afet İşleri Müdürlüğü
  6. DERYA BALKABAK – Kimya Mühendisleri Odası
  7. ERTUĞRUL ORUÇ – İstanbul Tabip Odası
  8. FATMA MİRAY ARISOY – İç Mimarlar Odası İstanbul Şubesi
  9. IŞIL KARATAŞ – Diş Hekimleri Odası
  10. İBRAHİM TEMEL – İTO Temsilciler Kurulu – Asistan Hek. Kom.
  11. MİRAÇ ÖZDEMİR – Adli Tıp Uzmanları Derneği
  12. NİHAT ŞAHBAZ – Çanakkale Tabip Odası

İSTANBUL DEPREMİNE YÖNELİK SAĞLIK HİZMETİNİN YAPILANMASI ÇALIŞMA GRUBU

İstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubu yönergesi de yayımlandı. Grubun amacının, kapsamının, görev tanımı ve işleyişinin aktarıldığı yönerge şöyle:

İSTANBUL DEPREMİNE YÖNELİK SAĞLIK HİZMETİNİN YAPILANMASI ÇALIŞMA GRUBU YÖNERGESİ

Grubun adı

İstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubu

Amaç

Beklenen İstanbul depreminin insan ve toplum sağlığına yönelik olumsuzluklarını asgari düzeye indirmek adına deprem öncesinde, anında ve sonrasında yapılması gerekenleri belirlemek, çözüm üretmek ve uygulanmasını sağlamaktır.

Kapsam

İstanbul depreminin doğrudan ya da dolaylı etkileyebileceği tüm yaşam alanları ve buralarda yaşayan insanlardır.

Görev tanımı

Öngörülen tüm çalışmalar sağlık hizmetinde yer alan ve İstanbul depremine yönelik çalışmalar yürüten tüm kurum, kuruluş ve bireyleri bir araya getirmek, birlikte çalışmayı sağlamaktır.

Çalışmalar esas olarak olası sorunları tespit etmek, süreçleri izlemek, değerlendirmek, önerilerde bulunmak, koordinasyonu oluşturmak ve sağlamak, müdahil olmak ve de gerekli olduğunda olanaklar ölçüsünde çalışmalara doğrudan katkı sunmaktır.

Tüm bu süreçlerde yapılması gerekenler konusunda sivil toplum bileşenleri olarak demokratik yaptırım gücünü kullanır.

İşleyiş

Çalışma grubu, yönergenin İstanbul Tabip Odasına sunulması ve kabulü ile birlikte çalışmalarına başlar.

Çalışma grubu sekretaryası İstanbul Tabip Odası (İTO) tarafından yürütülür.

Çalışma grubu işleyişini kendi belirler. İşleyiş genel olarak en az 7 kişilik bir yürütme kurulu ve yürütmenin içerisinden seçilecek iki genel koordinatör tarafından sağlanır. Yürütme kurulu her yıl yenilenir.

Çalışma grubunun faaliyetleri ile ilgili giderlerin karşılanması, çalışma grubunda yer alan kurum ve kişilerin gönüllü katkıları ile sağlanır. Yürütme kurulu bu yöndeki işleyişi belirler ve katılımcılara periyodik olarak gerekli bilgilendirmeleri yapar.

Çalışma grubu kendi iç işleyişi ve kamuoyuna yönelik iletişimi konusunda gerekli iletişim araçlarını ve olanaklarını oluşturur.

Çalışma grubu tüm çalışmalarını “çalışma grubu karar defterinde” kayıt altına alır. Oluşacak olan yazı ve diğer dokümanları arşivler.

Çalışma grubu kuruluş amacına uygun çalışma programını oluşturur ve bu yöndeki çalışmaları sürdürür. Çalışmaları konusunda periyodik aralıklarla katılımcıları ve kamuoyunu bilgilendirir.

Çalışma grubu en geniş katılımı sağlamayı hedefler ve bu yönde aşağıda belirtilen kurum ve kişileri çalışma grubuna, çalışmalara katmayı hedefler.

 Ana bileşenler

  1. TTB
  2. Tabip odaları (Marmara bölgesi)
  3. Uzmanlık dernekleri, İstanbul temsilcilikleri
  4. Sağlık meslek odaları (eczacılık, diş hekimleri)
  5. Sağlık meslek sendikaları, sağlık meslek dernekleri
  6. İlgili meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları
  7. Uzmanlar ve gönüllü bireyler

 Diğer bileşenler

  1. AFAD
  2. İSTANBUL İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ
  3. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
  4. İLÇE BELEDİYELERİ

 Çalışma grubu alt yapısı;

  1. Sekreter
  2. Grup içi iletişim (whatsapp ve mail grubu)
  3. Web sayfası
  • Hakkımızda
  • Raporlar
  • Haberler
  • Yayınlar
  1. Sosyal medya kullanımı
  2. Araç-gereç temini (depremden etkilenmeyecek ya da deprem sonrası etkin hale getirilecek)
  3. Güncellenebilir ve eklenebilir gönüllü listesi (il ve il dışı, yurt dışı)

 

Paylaş: